Az gelişmiş veya ilerlemiş katarakt

Ameliyatlar, tedaviler ve önlemler hakkında bilmeniz gereken her şey

Görmeniz giderek azalır ve zamanla koyu bir sis tabakası içinden bakıyormuşsunuz gibi gözünüzün önüne kalın bir bulut gelir. Katarakt, tedavi edilmezse ciddi bir göz hastalığıdır ama artık görmenizi geri kazandırabilecek rutin bir ameliyatla başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. DAHA İYİ GÖRME bu yazıda açıklamaktadır: Katarakt için hangi cerrahi yöntemler ve tedaviler mevcuttur ve kataraktı önlemenin en iyi yolu nedir?

Şu ana kadar kataraktı ilaçla tedavi etmek mümkün olmamıştır. Ancak ameliyat geçerli bir tedavi seçeneğidir: bulanık göz merceğinin yerine akrilik veya silikondan üretilmiş suni bir mercek (göz içi mercek olarak bilinir) yerleştirilir. Büyük bir ameliyat gibi görünse de aslında en güvenli ameliyatlardan biridir ve katarakt tedavisinde düzenli olarak kullanılır. Hatta günümüzde en sık yapılan ameliyattır. Hasta ve doktor ameliyatın yapılacağı zaman üzerinde anlaşır. Buradaki temel faktör bulanık göz merceğinin hastanın görmesini ne kadar etkilediğidir. Kataraktın ilk bulguları bir sis varmış gibi görünen görme kusurları ve ışığa karşı artmış hassasiyettir. Hastalık ilerledikçe tipik belirtiler renklerin ve kontrastın azalması, düşük ışık koşullarında görme zorluğu, daha fazla göz kamaşması ve aydınlığa ve karanlığa daha zor uyum sağlamaktadır. Katarakt oluştuğunda görme birkaç yıl içinde yavaşça azalır ve bu nedenle hastalar normalde doktora oldukça geç dönemlerde giderler. Kataraktlar genetikse hastanın görmesini en kısa sürede tekrar kazandırmak ve kalıcı hasar riskini azaltmak için gecikmeden ameliyat yapılması önerilir. Yaşla ilgili katarakt durumunda da gecikmeden ameliyat yapılmalıdır. Tedavi edilmezse katarakt körlüğe neden olabilir. Katarakt ameliyatı ve önlemler hakkında daha fazla bilgi için okumaya devam edin.

Katarakt: Ameliyatta neler olur?

Katarakt: Ameliyatta neler olur?

Katarakt ameliyatı genellikle ayakta tedavi kapsamında bir işlem olarak gerçekleştirilir. Önce etkilenen bölgeye göz damlaları veya bir enjeksiyon şeklinde anestezi uygulanır. Genel anestezi kullanılması nadirdir çocuklarda veya hastaların çok öksürdüğü zamanlar gibi özel durumlarda tercih edilir. Anestezinin etkisi görüldükten sonra doktor en fazla etkilenen gözde bulanık göz merceğini çıkarıp göz içine yeni bir suni mercek "tutturarak" işe başlar. İkinci gözün ameliyatı daha sonra yapılır yani ilk göz iyileştikten ve her şeyin yolunda olduğu görüldükten sonra. Göz doktorunun uygun bir suni mercek seçmesi için etkilenmiş gözü hassas bir şekilde ölçmesi gerekir. Ameliyat ancak bu şekilde herhangi bir komplikasyon gelişmeden yapılabilir ve hasta yeni merceğiyle mümkün olduğunca iyi görebilir. En iyi sonucu elde etmek için tüm katarakt ameliyatlarının yüzde 75'inden fazlası ZEISS tıbbi ekipmanı kullanılarak yapılır. Katarakt tedavisi birçok farklı adımı ve tedaviden takibe kadar birçok farklı cihaz kullanımını içerir. ZEISS kataraktı tedavi ederken doktorlara yardımcı olmak üzere tüm süreç boyunca doğru ürünler ve çözümleri sunar.

Hangi ameliyatlar mevcuttur?

Katarakt tedavisinde standart cerrahi uygulamalar hakkında tüm bilgileri almak için okumaya devam edin. Lütfen gözün yapısı ve işlevleri hakkında daha fazla bilgi istiyorsanız buraya tıklayın. 

Şu anda bu hastalığı tedavi etmek için iki tür cerrahi işlem vardır: ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu (EKKE) ve intrakapsüler katarakt ekstraksiyonu. Ekstrakapsüler cerrahi daha sık kullanılır. Burada göz merceğinin “doğal dayanağı” yani mercek kapsülü sağlam bırakılır. Mercek çıkarılır ama “arka duvarına” dokunulmaz. Bu yöntemin faydası yeni suni merceğin göze daha sıkı bir şekilde tutturulmasıdır. Ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu yapmanın üç yolu vardır: fakoemülsifikasyon, femtosaniye lazer ile katarakt ameliyatı ve manuel EKKE.

İntrakapsüler katarakt ekstraksiyonu

İntrakapsüler katarakt ekstraksiyonu artık kullanılmamaktadır. 1960'lı yıllara kadar yapılmış ve sonra yerini ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu almıştır. İntrakapsüler katarakt ekstraksiyonunda bulanık mercek ve kapsülü gözden tamamen çıkarılır. Bu teknik normalde oldukça risklidir ve ancak örneğin tıbbi nedenlerle diğer yöntemlerin kullanılamadığı zamanlar gibi istisnai durumlarda tercih edilir.

Fakoemülsifikasyon

Fakoemülsifikasyon katarakt tedavisinde en sık kullanılan yöntemdir. Anestezi sonrasında küçük bir kesi (iki ila üç milimetre) yapılır ve göz içine bir ultrason probu yerleştirilir. Prob bulanık merceği parçalamak için ultrason dalgaları kullanır ve bu parçalar sonra emilerek alınır. Ardından cerrah hastaya özel, katlanabilir suni merceği göze mevcut küçük kesi içinden yerleştirir. Dikişe gerek olmaz: kesi o kadar küçüktür ki kendiliğinden iyileşir.

Femtosaniye lazer ile katarakt ameliyatı

Bir femtosaniye lazer kullanılarak katarakt ameliyatı günümüzde mevcut en hassas ve dokulara en az zarar veren işlemdir. Kesi ve merceğin parçalanması ve giderilmesinin tümü bilgisayar yardımlı bir lazer olan femtosaniye lazer ile yapılır. Bu lazer adını uzunluğu femtosaniye aralığında olan yaydığı ışık pulslarından almaktadır. Femtosaniye son derece kısadır – bir femtosaniye normal bir saniyenin 0.000000000000001'i uzunluğundadır. Lazer dokuya bir saniyenin sadece bir parçası boyunca temas eder ve böylece mümkün olduğunca dokulara az zarar veren bir ameliyat yapılır. Bir femtosaniye lazer kullanılarak yapılan katarakt ameliyatı hastalık ilerlemiş olduğu için merceği çok sert olan hastalarda uygun değildir.

Manuel EKKE

Ardından anlaşılacağı gibi manuel ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu elle yani bir lazer veya ultrason kullanılmadan yapılır. Cerrah daha sonra dikilen bir kesi oluşturur. Kullanılan dikiş korneanın gerilmesi ve kavisli bir hale gelmesine neden olur. Manuel EKKE ile iyileşme süreci daha uzundur ve daha fazla yangı riski vardır. Bu ameliyat tipi ancak istisnai durumlarda, örn. ileri kataraktı olan hastalarda korneayı korumak için veya sıvılaştırılıp tek parça olarak çıkarılamayacak kadar sert bir mercek bulunması durumlarında yapılır.

Ameliyattan sonra: Neleri akılda tutmalıyım?

Katarakt ameliyatından sonra hasta normalde hemen eve gönderilecektir. Ameliyat eğer yatan bir hastada yapılırsa normalde gözlem için iki veya üç gün hastanede kalınır. Çoğu göz tedavisinde olduğu gibi iyi bir tıbbi takip son derece önemlidir. Hastanın ameliyattan sonra gözü korumak ve bakımını yapmak için en az 24 saat merhemli bir göz pansumanı takması gerekecektir. Ayrıca dört haftaya kadar bir süre boyunca kullanılmak üzere antibiyotikler ve yangı önleyici göz damlaları yazılacaktır. Göz doktoru iyileşme sürecini düzenli aralıklarla izleyecektir. Hastalar katarakt ameliyatından sonra şunlara dikkat etmelidir:

  • Gözünüzü ovalamayın veya basınç uygulamayın
  • Yazılan herhangi bir ilacı önerildiği şekilde alın
  • Tüm takip randevularına gidin
  • Özellikle ameliyattan sonraki birkaç gün olmak üzere spor yapmaktan ve diğer fiziksel aktivitelerden kaçının
  • Göze su, şampuan veya sabunun temas etmesine izin vermeyin
  • Saunaya veya yüzmeye gitmeyin

Garanti olmamasına rağmen katarakt hastaları başka bir göz problemi yoksa muhtemelen bu ameliyat sonrasında görmesini tamamen geri kazanacaktır. Yani hastalar artık görmek için gözlük veya kontak lens kullanmak zorunda olmayacaktır. Görme bir sonraki gün bandaj kaldırılır kaldırılmaz net olacaktır. Hastada başka göz hastalıkları veya görme problemleri varsa da bunlar ameliyattan sonra doğru görme desteğiyle düzeltilmelidir.
 

Katarakt nasıl önlenebilir?

Lütfen tüm katarakt nedenlerinin henüz tam bilinmediğini unutmayın. Nedenine bağlı olarak kataraktı önlemenin birkaç yolu vardır. Yaşla ilgili katarakt yaşlanma sürecinin doğal bir parçasıdır ve bu tür katarakt önlenemez. Aynı durum kalıtsal katarakt için de geçerlidir. Anne karnında kızamık enfeksiyonu da doğmamış bebekte katarakta yol açabilir. Kızamık aşısı yaptırmak böylece doğmamış çocuğunuzu katarakt gelişmesinden koruyabilir. En iyisi aşılarınızı hamile kalmadan önce veya hamile olduğunuzu öğrenir öğrenmez kontrol etmek ve gereken aşıları yaptırmaktır.

Katarakt gelişmesi riskini arttıran bazı faktörlerden kaçınmak dışında kataraktı önlemenin başka etkili bir yolu yoktur. Bunlar arasında şunlar sayılabilir:

  • Sigara içme ve alkol: Sigara içmenin kataraktla ilişkili olduğu ispatlanmış olduğundan sigara içmeyi bırakmak – veya hiç başlamamak – kataraktı önlemeye yardımcı olabilir. Aynı durum aşırı alkol tüketimi için de geçerlidir. 
  • Şeker hastalığı: Şeker hastalığı bir diğer risk faktörüdür. Şeker hastalığının önlenmesi için yapılması gerekenler arasında dengeli beslenme, yeterince uyku uyuma ve düzenli egzersiz sayılabilir. Hastalığa zaten tanı konmuşsa gecikmeden tedavi edilmelidir.
  • Göz yaralanmaları: Göz yaralanmaları da katarakt gelişmesi riskini arttırır. Bu risk tehlikeli işler yaparken (örneğin delme ya da cilalama) gözlük kullanılarak azaltılabilir. 
  • UV radyasyonu: UV ışınlarının verdiği zararı önlemek için özellikle tatildeyken, solaryuma girdiğinizde veya dağlara gittiğinizde UV korumalı gözlükler takmalısınız. Güneş gözlükleri veya kayak gözlükleri gözlerinizi çok iyi koruyabilir ve katarakt oluşması riskini etkin bir şekilde azaltır. Lütfen UV ışığı ve UV ışınlarının bulutlu günlerde de risk oluşturduğuna dikkat edin. Bu nedenle güneşsiz günlerde bile gözlerinizi ve cildinizi UV ışınlarından daima koruyun.
Görme Profilim Kişisel görme alışkanlıklarınızı şimdi belirleyin ve kişiselleştirilmiş gözlük camı çözümünüzü bulun.
Yakınınızdaki ZEISS Gözlükçüsünü Bulun

İlgili Makaleler

Gözlüğümü nasıl dezenfekte edebilirim ve yüzümde maske varken gözlük camlarımın buğulanmasını nasıl önleyebilirim?
Sağlıklı gözler için 10 öneri Kuru gözler ve göz yorgunluğunu önleme.

Sağlık + Koruma 2 May 2019

Tags:

Glokom – körlüğün ikinci en sık nedeni hakkında bilmeniz gereken her şey. Glokom göz tansiyonunu etkileyen ciddi bir göz hastalığıdır.

Sağlık + Koruma 14 Mar 2019

Tags:

Çocuk gözlükleri neden en iyi UV korumayı sağlamalıdır? Bütün ebeveynlerin çocukların gözlerini zararlı Ultraviyole Radyasyonundan (UVR) koruma hakkında bilmesi gerekenler.

İlgili Ürünler